Fate/type Redline oku

Tensei Shitara Ken Deshita Tensei shitara Ken’in kahramanını, kılıç olarak reenkarne olmuş diğer ana karakterlerle karıştırmayın! Görevine canavar dolu bir ormanın ortasında başlayan kahraman, canından olmamak için çılgınlar gibi koşmakta olan yaralı bir kıza rastlar. Kahraman, kızı kurtardıktan sonra ikili birbirlerini tanıtır. Kendisini Fran olarak tanıtan kızın geçmişi oldukça acı vericidir. Fran, kendi kabilesi olan Kara Kediler’in köleleştirilmesine ve eziyet edilmesine tanık olmuştur. Kahraman geçmiş hayatındaki ismini hatırlayamadığından, genç ve inatçı Fran, kahramana “Shishou” ismini bahşeder ve kahramanın kullanıcısı olur. Böylelikle, Shishou ve Fran, mazlumları kurtarıp adaleti sağlayan muhteşem bir ekip haline gelirler.

Efsanevi figür, Martina‘nın ölümünden yüz yıl sonra, imparatorluğun annesi, Martina Astina; bir asilzade olarak yeniden doğar. Geçmiş yaşam ve diğer huzurlu rutinleri, bir noktada, canavar olan Theodore Astina‘ya satılır. O gece herkesin ölme beklentisinin aksine o, canavar Theodore‘u evcilleştirmeye başlar ve onun evcil hayvanı olarak görür. “Theo, otur.” “Hav!” Ancak bir gece kısacık anlığına onu öper… “Theo?..” Astina‘nın maskotu… Zavallı canavar kocanın ve kibirli bir eşin gerçek bir eğitim romantizmi!  

Prensesin Oyuncak Bebek Dükkânı Brizina İmparatorluğu’nun güzel imparatorluk prensesi, Kasia Miro del Brizina’nın bir cadı olduğu söyleniyor ama sadece küçük bir dileği var. Bir bebek dükkanı açmak. Bunu gerçeğe dönüştürmek için üvey kardeşi İmparator Deon’un lehine sesleniyor.

Little Lady Mint Mint yetimhanenin en perişan kızıdır. Yetimhanede her türlü istismara maruz kaldığı günlerden birinde büyük ve asil Dük Elcedonia, bir hayırsever olarak ortaya çıkar. “Bu çocuğu yanımda götüreceğim.” ‘Gerçekten burada olmama izin veriliyor mu?’ Yetim bir kızdan bir imparatorluğun küçük prensesine dönüşen Mint’in iyileşme ve büyüme romantizmi!

"Tokyo Revengers" Takemichi Hanagaki 26 yaşında ve işsiz. Hayatındaki en büyük pişmanlığı lisede Hina Tachibana adında bir kıza aşık olup onu reddetmesidir. Bir gün Hina ve kardeşi Naoto'nun Takemichi'nin 12 yıl önce bıraktığı Tokyo Manji çetesi tarafından öldürüldüğünü öğrenir. Tokyo Revengers, Ken Wakui tarafından yazılan ve çizilen bir manga serisidir. Manga, 2017 yılında Kodansha'nın Weekly Shōnen Magazine dergisinde yayınlanmaya başlamış ve 26 Mart 2022 tarihinde 28. cildiyle tamamlanmıştır. Seri, 2021 yılında Liden Films tarafından animeye uyarlanmıştır. Konu Takemichi Hanagaki, 26 yaşında, başarısız bir işsizdir. Hayatındaki en büyük pişmanlığı, lisedeyken Hina Tachibana adlı bir kıza aşık olması ve onu reddetmesidir. Bir gün, Hina ve kardeşi Naoto'nun, Takemichi'nin 12 yıl önce terk ettiği Tokyo Manji çetesi tarafından öldürüldüğünü öğrenir. Takemichi, istasyonda trenin önüne itildiğinde kendini aniden 12 yıl öncesine, lise yıllarına dönmüş olarak bulur. Bu fırsatı kullanarak Hina'nın hayatını kurtarmaya karar verir. Takemichi, Tokyo Manji çetesine sızar ve Naoto ile arkadaş olur. Naoto, gelecekte bir polis memuru olacaktır ve Takemichi'ye Hina'nın öldürülmesini önlemek için yardım eder. Takemichi, Tokyo Manji çetesinin içindeki hiyerarşiyi yükseltmek ve Hina'yı korumak için çalışır. Bu süreçte, çetede edindiği arkadaşlıklar ve yaşadığı deneyimler, onu daha güçlü ve cesur bir insan yapar.

Karakterler

• Takemichi Hanagaki: Hikayenin ana karakteridir. Lisedeyken Hina Tachibana'ya aşıktır, ancak onu reddeder. 12 yıl sonra, Hina'nın öldürülmesini önlemek için geçmişe döner.
• Hina Tachibana: Takemichi'nin lise aşkıdır. Saf ve iyi kalpli bir kızdır.
• Naoto Tachibana: Hina'nın kardeşidir. Gelecekte bir polis memuru olacaktır.
• Mikey: Tokyo Manji çetesinin lideridir. Güçlü ve karizmatik bir liderdir.
• Draken: Mikey'nin en yakın arkadaşıdır. Güçlü ve sadık bir adamdır.
• Baji Keisuke: Tokyo Manji çetesinin bir üyesidir. Mikey'nin en iyi arkadaşıdır.
• Chifuyu Matsuno: Takemichi'nin yakın arkadaşıdır.

Manga-oku sitemizi takip etmeye devam edin !

Fırtınada bir “son” uyuyordu… Sadakatsiz veliaht prens evliliklerini iptal ettiğinde Leydi Kyrie uzak bir malikaneye sürgün edilir. Yolda, kar fırtınasından kaçınırken gizli bir köy keşfeder. Oradayken “son” uyanır… Ve ona takıntılı olmaya başlar.