Blade of the Immortal Türkçe Oku

Hikaye Wei Wuxian adında genç bir adamın hikayesini anlatıyor. Wei Wuxian deneyimli bir uygulayıcıdır ancak genellikle kuralları çiğnemesiyle tanınır. Bir dizi talihsizliğin ardından şeytani bir yol izlemeye ve Wuyi adında güçlü bir şeytani gelişimci olmaya karar verir.

Ancak, Wei Wuxian'ın güçleri kontrolden çıkar ve bir katliamla suçlanır. 13 yıl sonra, Mo Xuanyu adlı genç bir adamın bedeninde yeniden dirilir. Mo Xuanyu, Wei Wuxian'ın düşmanlarından intikam almak için onu geri getirmiştir.

Wei Wuxian, geçmişindeki olayların gerçekliğini öğrenmek ve kendini temize etmek için yola çıkar. Yolculuğu boyunca, eski müttefikleriyle yeniden bir araya gelir ve yeni düşmanlarla karşılaşır. Ayrıca, Lan Zhan adlı soğuk ve mesafeli bir kultivatörle arkadaşlık kurar.

Hikayenin ana karakterleri şunlardır:

• Wei Wuxian: Manganın ana karakteri. Yetenekli bir kultivatördür, ancak genellikle kuralları çiğnemesiyle tanınır. Bir dizi talihsizlikten sonra, şeytani bir yol takip etmeye ve Wuyi olarak bilinen güçlü bir şeytani kultivatör olmaya karar verir.

• Lan Zhan: Soğuk ve mesafeli bir kultivatör. Wei Wuxian ile arkadaşlık kurar ve ona yardım eder.

• Jiang Cheng: Wei Wuxian'ın üvey kardeşi. Wei Wuxian'a karşı kızgınlık besler ve onu öldürmeye çalışır.

• Wen Ning: Wei Wuxian'ın arkadaşı. Wei Wuxian tarafından bir zombiye dönüştürülür.

Hikayenin ana konuları şunlardır:

• İyilik ve kötülük: Hikaye, iyilik ve kötülüğün karmaşıklığını araştırıyor. Wei Wuxian, şeytani bir yol seçmesine rağmen, aslında iyi niyetlidir. Lan Zhan, soğuk ve mesafeli olmasına rağmen, aslında nazik ve yardımseverdir.
• Aşk ve dostluk: Hikaye, Wei Wuxian ve Lan Zhan arasındaki romantik ilişkiyi araştırıyor. Ayrıca, Wei Wuxian ve diğer karakterler arasındaki dostlukları da araştırıyor.
• Affetme ve bağışlama: Hikaye, affetme ve bağışlamanın önemini araştırıyor. Wei Wuxian, geçmişteki hatalarından dolayı suçluluk duyar ve kendini affetmeyi öğrenmek zorundadır.

Kayıtlar Şeytani Yol, aksiyon, macera, romantizm ve gizem unsurlarını içeren bir manhua serisidir. Seri, güçlü karakterleri, sürükleyici hikayesi ve güzel sanat tarzıyla övgüyle karşılandı.

Umarım bu özet senin için faydalı olmuştur! Lütfen başka soruların varsa çekinmeyin.

Kang Hyunmoo, avcı olma hayalleri paramparça olan fakir bir adamdır. Ancak bir gün hızla zengin olmayı hayal ederken karşısına çok farklı bir şey çıktı… [Zorluk: Cehennem. Kıyamet Yıldızına giriyorsunuz.] “…Ne?” Artık canavarlarla dolu gelecekteki bir Dünya’da eşyaları ve becerileriyle hayatta kalacak!

Kratos'un oğlu Atreus ile Midgard'da bir yolculuğa çıktığı 2. seviye oyun God of War'daki olayları konu alıyor. 2. Seviye Savaş Tanrısı Oyunu; Kratos, Atreus'a annesinin kim olduğunu ve onu neden terk ettiğini anlatmak için bir yolculuğa çıkar.Kratos'un oğlu Atreus ile Midgard'da bir yolculuğa çıktığı 2. seviye oyun God of War'daki olayları konu alıyor. Kratos, Atreus'a annesinin kim olduğunu ve onu neden terk ettiğini anlatmak için bir yolculuğa çıkar. Kratos ve Atreus, yolculukları sırasında Jotunheim'a giden yolu bulmak için çeşitli düşmanlarla ve zorluklarla yüzleşmek zorundadır.

Bira balık tutmayı, yaşamayı ve yabani hayatı merak etmeyeceğim cüce olan dedesi ile hayat mottosu konumunun bulunduğu yer. Birgün, dedesi Bira’ya ormanın Kuzey yanında beklemesini söyler ve ortalıklardan kurtulur. Bira onu kısıntısı ormanın içinde yaşarken bekler. Bu sırada ayılar ile arkadaş olup, yuvadan uzak kalan defterlerin dedesinin uyardığı gibi. Şans eseri Tanyu ile karşılaşıp, hayatını kurtarır ve sonrasında arkadaş olurlar. Bu arkadaşın sıradaki zorlu bir göreve gideceğini öğrenen Bira ormanı arkadaşı olan Tanyu’yu kurtarmak için terk eder.

Taş Balta Kabilesinin en güçlü savaşçısı Ulrich, Kabilesinden diğer kişilerin yapamadığı şeyi başardı. “Gökyüzü Sıradağları”nın ötesine geçti. Dağların ardında gördüğü şey… Farklı kıyafetler, farklı bir dil ve… Hiç tanıdık olmayan yüzler. “Demek dağın ötesindeki alem ölüler için değilmiş!” Keşfedilmemiş bir dünya! Barbar Ulrich medeni dünyaya adım atıyor!

300 yaşında bir cadıydım ama inandığım tek adam tarafından ihanete uğrayıp öldürüldüm. Ruhlar dünyasında kalacağımı düşünüyordum ta ki birbirini kılıçtan geçiren bir imparatorluk ailesinde prenses olarak reenkarne olana dek. Bu yüzden imparatoriçe olmaya karar verdim. Tüm kıtayı fethedeceğim ve intikamımı alacağım. Planımı gerçekleştirebilmek için tıpkı bir cadı gibi davrandım. “Sen, içeri gel.” Ezici bir güçle prensi dize bile getirdim. Artık herkesin benden korkması gerekiyordu ama… “Kafama bir kez dokunamaz mısın? Başımı okşadığını söylersem herkes kıskanır.” Hadi ama. Burası herkesin birbirini öldürdüğü imparatorluk ailesi değil mi?! Senin beni öldürmeye çalışman gerekiyordu?!