Sweet Home ilk bölüm
121.4K views
Sweet Home Manga;Şiddetli bir depremin ardından Seul'de yaşayan Cha Hyun-soo adında bir lise öğrencisi etrafında dönüyor. Depremden sonra, şehrin sakinleri insan eti yemeye başlayan canavarlara dönüşür.Hyun-soo, hayatta kalmak için bir grup yabancıyla birlikte bir apartman dairesinde saklanır.Sweet Home: Tatlı Ev, Güney Koreli çizgi roman endüstrisindeki en popüler ve başarılı korku serilerinden biridir. Hikâyesi, karakterleri ve atmosferi ile okuyucuları etkilemeyi başarmıştır.
Hikâye, bir grup insanın hayatta kalma mücadelesini ele alıyor. Bu mücadele, hem fiziksel hem de psikolojik olarak zorludur. Karakterler, hayatta kalmak için hem kendi aralarında hem de canavarlarla savaşmak zorundadır.
Karakterler, oldukça iyi yazılmış ve gerçekçidir. Hyun-soo, içine kapanık ve güvensiz bir karakterdir. Ancak, hayatta kalma mücadelesi onu daha güçlü ve cesur bir insan haline getirir. Eun-hye, Hyun-soo'ya hem fiziksel hem de duygusal olarak destek olur. Ji-soo, güçlü ve cesur bir karakterdir. Yi-kyung, zeki ve yaratıcı bir karakterdir. Woo-jin, akıllı ve pratik bir karakterdir. In-kwon, güçlü ve koruyucu bir karakterdir.
Atmosfer, karanlık ve kasvetlidir. Depremden sonra harap olan şehir, canavarlarla dolu bir cehenneme dönmüştür. Bu atmosfer, okuyucunun gerilimini ve korkusunu artırır.
83 views
Kötü sondan KAÇ! Ters köşelerle dolu bu hikâyede kötü kadının yegane amacı buydu. Kötü Kadın Irene olarak bir otome oyunu dünyasına yeniden doğdu. Eski hayatıyla ilgili anılarından faydalanarak kötü sona giden işaretleri tanıyabilir. Bu yüzden Şeytan Kral Claude isimli canavarı yenerek sevgilisi yapmak ve yeni bir rota açabilir mi görmek için bir plan yapar!
2K views
Her şeyden önce çirkin, asil bir bayanın bedenine reenkarne oldum. Onu küçümseyenlerin dikkatini çekmek uğruna Sylvia Atlante, tüm alay ve saygısızlığın ortasında kendisini “çirkin leydin” olarak tanıttı. Ancak bir gün, zehir içen ve kendi hayatına son veren Sylvia’nın vücuduna reenkarne oldum. Lakin onun gibi yaşamak istemiyordum. “Zengin ve sağlıklıyım, öyleyse neden diğer insanları önemsemem gerekiyor? Bu benim hayatım, istediğim gibi yaşayacağım! ” Sadece sessiz bir hayat yaşamak istemiştim fakat… Yine de, sen benim küçük kardeşimsin ve sen Atlante ailesinin bir parçasısın. Bu aile biraz tuhaf. “Seninle ilgileniyorum, küçük kız kardeşinle değil.” “Sonuna kadar bu bedenin sorumluluğunu almalısın. Yüklenicinin işi bu.” “Ben, Theve Hiddleton, Sylvia Atlante’nin kılıcı olmaya yemin ederim ve her şeyi ona adıyorum.” “Sizi hiçbir zaman rahatsız etmeyeceğim. Bu yüzden lütfen beni yanınızda tutun!” “Bu dünyada bulamadığım hiçbir şey yok. Dolayısıyla sakın benden kaçayım bile deme” Asla temas halinde bulunamayacağımı düşündüğüm yakışıklı adamlar etrafımda dönüp duruyorlar. Herkesin nesi var böyle? Bu Sylvia’nın yaşadıklarından çok farklı değil mi? Yoksa sadece huzurlu bir hayat yaşamak istediğim için olabilir mi?!
600 views
Hikaru Sakurai adında bir genç, Fate/Stay Night adlı bir video oyunu oynarken kendini bir anda paralel bir evrende bulur. Bu evrende savaşçılar, savaşın sonucunu belirleyecek olan “Kutsal Kase” için savaşırlar.
Hikaru, bu evrende "Rider" olarak bilinen bir Servant'ın Master'ı olur. Rider, güçlü bir savaşçıdır, ancak Hikaru, savaşta deneyimsizdir.
Hikaru ve Rider, Kutsal Kase Savaşı'nda hayatta kalmak için savaşır. Bu süreçte, Hikaru, savaşın gerçek anlamını ve kendini daha iyi tanır.
Karakterler
Hikaru Sakurai: Hikayenin ana karakteridir. Fate/stay night adlı bir video oyununu oynarken paralel bir evrene düşer.
Rider: Hikaru'nun Servant'ıdır. Güçlü bir savaşçıdır.
Saber: Kutsal Kase Savaşı'na katılan bir Servant'tır.
Archer: Kutsal Kase Savaşı'na katılan bir Servant'tır.
Lancer: Kutsal Kase Savaşı'na katılan bir Servant'tır.
Sonuç
Fate/type Redline, aksiyon, fantastik ve fantezi türlerini bir araya getiren bir seridir. Seri, güçlü karakterleri, sürükleyici hikayesi ve aksiyon sahneleriyle okuyucuları kendine çekiyor.
Seri, 2013 yılında Kodansha Manga Ödülü'nü En İyi Genel Manga kategorisinde kazandı.
7.8K views
Bir gün beklemediği bir anda cehennemin dibine düştü. Elinde olan tek şey yaşama azmi ve avcılık güçleriydi. Bininici cehennemden dokuz bininci cehenneme kadar yüzlerce, binlerce iblisi yuttu hatta cehennemin yedi arşidükü ona boyun eğdi. “Neden geri dönmek istiyorsunuz? Majesteleri burada zaten her şeye sahipsiniz.” “Her şeyinize sokayım.” Ulan burada ne yiyecek bir şey ne de eğlenceli bir şey var! Burada var olan tek şey boktan iblisler! “Geri döneceğim.” On bin yıl sonra sonunda dünyaya geri dönebildi.
4.8K views
Roman demeye bile utanacağım saçma bir hikâyeydi.
Ama tam da bu hikâyenin içine girdim.
Ben, Larsen Mayton; 17 yaşında idam edilen sefil fırlamanın teki oldum.
Ve şimdi, yazarı ve yaratıcısı olarak bu karakterin dünyasını yeniden şekillendireceğim.